13 Mayıs 2020 Çarşamba

İçimizdeki Şeytan- Sabahattin Ali


"Zekanı mirasyedi gibi harcıyorsun." diyor Sabahattin Ali kitabın 252. sayfasında. Ben de yaşama sevgimi böyle harcıyormuşum onu anladım.

Öncelikle karantina kitap seçimlerimi Allah'a havale ettiğimi belirtmek isterim. Kimsenin baskısı altında kalmadan tamamen kendi isteğimle o buhrandan bu buhrana sürükleniyorum. Bizim sorunlarımız yetmiyormuş gibi bir de kurgusal karakterlerin gam yükünü çekiyorum. Ben galiba papatya kokulu kitaplara yöneleceğim bu yol, yol değil dostlarım.

İçimizdeki Şeytan'dan beklentim çok yüksekti. Yer yer hayal inkisarına uğrasam da kitapta altını çizmediğim satır bırakmadım çok şükür. 

Kitapta "olaylar" var ama ben onlara pek de önem vermedim. İçimizdeki şeytan ve Ömer'in düşünceleri daha çok ilgimi çekti o yüzden onlardan bahsedeceğim.

"Onun kafasında bir müddet yaşamak için neleri feda etmem ki?" 68 
-Bana göre biraz fazla duygusal olsa da çok güzel cümle. Edebiyatta yaygın kullanılan düşüncelerin yaygın olmayan biçimlerde ifade edilişi beni çok etkiliyor. 

"Mehtapta gezmekten hep hoşlanırız. Bu sırada yanımızda biri bulunmasını da müthiş surette isteriz fakat iki aptal herif, romanlarında mehtaplı aşk sahnelerinden bahsettikleri için bu muazzam zevki, bu şiddetli ihtiyacı gülünç buluruz." 92
-Bir de sosyal medyayı bilseydin Ömerciğim ne şiddetli ihtiyaçları artık gülünç bulduğumuzdan kaybettik şaşardın :(

"Hayatta hiçbir şey yapmış olmamak gibi korkunç ve utandırıcı bir şey var mı? Son zamanlara kadar 'fena bir şey yapmıyorum ya!' der ve kendimi temize çıkarmaya çalışırdım. Fakat hadiseler gösterdi ki, fena olmayışım tesadüf eseriymiş, fırsat düşmemiş, zaruret olmamış. Nitekim hayatın ilk çelmesinde yuvarlanıverdim." 249
- Bu durumu sık sık düşünüyordum kitapta birden karşıma çıkınca şaşırdım. Bugün "asla yapmam" denilen şeylerin zor koşullar altında yapılabilme ihtimali insanlığa dair en korkunç şey bence.

Kimler okumasın: ben hep carpe diem diyenler.

Kimler okusun: hayatında bir kere olsun kendine karşı 'insan olmak öyle kolay bir şey değil orada dur bakalım' çıkışı yaşamış olanlar.

Ben bu kitapta olsaydım Ömer'in içimizde şeytan falan yok'la başlayan konuşması olurdum.

Benim için ideal kitap inceleme uzunluğuna gelmiş bulunmaktayız. Teşekkürler, bir sonraki yazıda muhakkak görüşelim vs.

9 Mayıs 2020 Cumartesi

Acımak- Reşat Nuri Güntekin


Her şeyin göründüğünden farklı olmasına, aynı hikayenin farklı bakış açılarına göre değişmesine sinir oluyorum. Bazen bazı insanları omuzlarından tutup sarsmak ve bunu neden yaptın demek istiyorum. Davranışların nedenlerini düşünmekten fazla mesaiye kalıyor beynim yet her.

Reşat Nuri'nin anı defteri sevgisi diyor ve üzerine bir tartışma başlatmak istiyorum müsaade ederseniz. Acaba bir anı defteri zamanında Reşat Nuri'yi de mi sarsmıştı da her romanda olayların yönünü değiştiren bir anı defteri baş rolü kapıyor merak ediyorum.

Kitabı okurken Zehra'nın katılığı kanımı dondurdu. İnsanlar şartlara ve durumlara göre değişebilen varlıklarken başka insanlara karşı değişmez düşüncelere sahip olmak beni hep korkutmuştur. Bir insanı suçlarken nasıl kendinden son derece emin olabilir bir insan merak ediyorum.

Acımak İnsanlık 101 gibi bir ders niteliğindeydi, söyleyeceklerim bu kadar, teşekkürler.

Kimler okumasın/okumasın ayrımı yapamıyorum. Bence herkes okumalı.

Altını çizdiğim yerler;

- Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine kaniyim. Evet, dibi görünmeyen kuyulara atılan taş nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir. 14

- Dairelerdeki fena memurlardan daima şikayet ediyoruz. Acaba iş başına geldikleri vakit onların hepsi mi kötü niyet sahibi, tembel, atlatıcı, ara bozan insanlardı? 81


7 Mayıs 2020 Perşembe

Yalnızız- Peyami Safa

Bu kitabın sadece 411. sayfasını bile okumadan bir ömür geçirmek istemezdim.


Ruh halim iyi değilken kasvetli kitaplar okuyup moralimi daha da dibe çekmekten zevk alan bir birey olduğum için karanın görünmediği bu karantina günlerinde Peyami Safa'nın Yalnızız'ını okudum. 

Psikolojik yükü ağır olsa da okuması kolaydı. Daha önce Peyami Safa'dan Dokuzuncu Hariciye Koğuşu'nu okumuştum bir de. Onun ağır havası ve dilini de sevmiştim.

Üst kabuğundan bakıldığında bir aile dramı Yalnızız. Ama karakterlerine, katmanlarına inildiğinde düşünce alt yapısı derin bir kitap. Okurken davranışlarımız, davranışlarımızın nedenleri, davranışlarımızı açıklamama biçimimiz üzerine düşündüm sürekli. Keşke Samim karakterini daha çok tanıyabilseydik.

Kitabın en önemli kısmı ise Samim'in ütopyası Simeranya. Gugıllamak marifetiyle Simeranya'nın üst insan düşüncesinden oluşturulduğunu öğrendim. Bu onu daha da ilginç kıldı ama keşke biraz daha inceleyebilseydik Simeranya'yı. 

Kitap beni en çok üzen kitap kusuruna sahip; kısa olmak. 

Kimler okumasın: ruh hali iyi değilken kasvetli kitaplar okuyup moralini daha da dibe çekmekten zevk almayan bireyler

Kimler okusun: hissiyatı ne olursa olsun güzel bir roman okumaya hasret kaldık diyenler

Ben bu kitapta olsaydım Meral'in "Kendi kendimden nefretimin çerçevelediği ve çirkinleştirdiği bir dünyada yalnızım." cümlesini kurabilmesine karşı oluşan Samim'in şaşkınlığı olurdum.

Altını çizdiğim yerlerden birkaçı da şöyle;

- En çok düşündüğümüz kelimeyi en az kullanmaya bizi mecbur eden gururumuzu aldatmak için, sevmek fiiline sözden başka ifade şekilleri ararız. 53

- Tecrübeden sonraki idrak evvelkinden çok daha pahalıdır. 134

- Dünyasından memnun olmayanlar ne kadar benziyorlar birbirlerine. 190

- Meçhulün karnından istediğimiz çocukları doğurtabiliriz. 227

Ve kitabın 411. sayfası komple tüm özneleri, yüklemleri, cümleleriyle...

2 Mayıs 2020 Cumartesi

Mr. Darcy Eve Sığar


Her şey bu storyyi atmamla başladı. Sonra bu fikirden ilhamla bir Bay Darcy bulma uygulaması geliştirmekten kendimizi alamadık hem de gecenin dördünde sahuru beklerken. Allah bu ibadeti emrederken herhalde bizim iftarla sahur arasında böyle Mr. Darcy'li bir uygulama geliştireceğimizi tasarlamamıştır ama olsun. 

Büşra'yla hiçbir yere varmayacağını düşündüğümüz bir dm muhabbeti yaptığımızı sanıyorduk ama baktık vatana millete yararlı bir şeyler çıkıyor dm'de kalmasın dedik. İşte karşınızda Büşra'yla geliştirdiğimiz Mr. Darcy bulma uygulaması! (Ben uygulamaya Mr. Darcy Eve Sığar adını verdim ama isim önerilerine açığızdır)

Öncelikle uygulama kadın ve erkek kullanıcılar için farklı hizmetler sunsun diye düşündük. Bir erkek uygulamaya girdiğinde onu küçük bir test karşılıyor. Test soruları basit matematik problemleriyle başlıyor ve ardından çeşitli sorulara cevap verilmesi gerekiyor. Kullanıcının sorulara verdiği cevaplar onun yüzde kaç Darcy yüzde kaç Wickham vs. olduğunu gösteriyor. Sorulara örnekler şöyle;

Çok severseniz ne yaparsınız?
A) Sevgimden daha çok söz ederim (%100 Willoughby)
B) Sevgimden daha az söz ederim (%100 Mr. Knightley)
C) Hikayesine alev emojisi atarım (%100 Wickham)

Sevdiğiniz kızın kız kardeşi şerefsizin teki gibi biriyle kaçsa ne yaparsınız?
A) Her taşın altında onları arar keskin zekamla olası bir skandalın önüne geçer kimseye de benim yaptığımı söylemem (%100 Mr. Darcy)
B) Her taşın altında onları arar gibi yapar ama çok da şeyapmam 
C) İsteyen istediğini sevebilir bu beni ilgilendirmiyor sonuçta özgür bir dünyada yaşıyoruz  

Nasıl bir evlilik teklifi yapardınız?
A) Aile üyelerinden başlayarak sevdiğim kadının tüm tanıdıklarını içtenlikle yargılar ve küçümser ardından sevgimi itiraf ederim (%100 Mr. Darcy)
B) Sözüne güvendiğim arkadaşımla söyleyeceklerimi pravo ederim (%100 Bingley)
C) Yere gül yaprakları serer ve kemanc..(Thank you, next)

-Biri beni durdursun rica ederim aksi takdirde sabaha kadar soru yazacağım :( -

Zaten Jane Austen okuyan erkek sayısı bir elin parmaklarını geçmediği için kullanıcıların soruların doğru cevaplarını bilme olasılıkları da düşüyor ve akıllarıyla baş başa kalıyorlar ve sonuçların güvenilirliği artıyor.


Bir kadın uygulamaya girdiğinde ise öncelikle ne tür birini aradığını seçiyor. Mesela Mr. Darcy, Mr. Knightley gibi. Uygulama A kişisi %30 Darcy B kişisi %70 Knightley gibi bilgileri sizinle paylaşıyor. Bununla da kalmıyor mesela "Wickhamların yoğun olduğu riskli bölgedesiniz" gibi bildirimler de gönderiyor size ya da "hava yağışlı Willoughby'ler dışarıda olabilir düşmemeye dikkat buyurun" gibi.

Yalnız uygulamanın bi' küçük, ehemmiyetsiz, üzerinde durulmaya çok da gerek olmayan bir kusuru var ki ona bir çözüm geliştiremedik. Evet tahmin edebileceğiniz üzere o da Mr. Darcy'nin olmama, herkesin Wickham falan çıkma ihtimali işte.

Geçen bir youtuber Netflix'de dizi izleyince gününün verimli geçtiğini sanan insanlar var diye dalga geçiyordu. Netflix'de dizi izlemediğimiz zamanlarda bunlar oluyor işte herhalde dizi izleyince günümüzü verimli sayacağız :( Instagram detoksu yapmaya çalıştığım ve kendimi yerli yersiz telefonun galerisine boş bakarken yakaladığım şu günlerde lütfen artık üzerimize gelmeyin, youtuberlar! 

Bu aşırı harika, mükemmel, çığır açıcı uygulamayı geliştirmek için fikirleriniz varsa bizimle paylaşmaktan imtina etmeyin rica ederim.

Velhasılıkelam sevabına hayata geçirin şu uygulamayı beh hadi görüşürüz.



Uygulamayı geliştirme fikri: okurlardan gelen yoğun istek üzerine uygulamamızı bir tık daha ileri taşıyoruz. Yeni fikre göre kadın kullanıcılar da yüzde kaç Lizzy yüzde kaç Caroline olduklarını anladıkları bir teste giriyorlar ve test sonucunda Lydia olanın Darcy bulmasını engelliyoruz böylece (İç konuşma: İnşallah Lydia değilimdir de).


Ama şunu fark ettim ki uygulamayı indiren kadınların hepsi Jane Austen fan club olacağı için onlara nasıl soru hazırlardık bilemiyorum. Cebren ve hileyle kendimizi Elizabeth çıkarırız gibi geliyor bana. Psikologlar! bu noktada top sizde hadi görüşürüz.