Gurur ve Önyargı'yı ilk kez bitirmek üzere olanlarca kabul edilmiş bir gerçektir insanın Gurur ve Önyargı'yı önceden okumuş aklı fikri yerinde bir tartışma arkadaşına ihtiyacı olduğu.
Bundan tam 10 yıl önce lisede kapının hemen yanındaki tek kişilik sırada Gurur ve Önyargı'nın son sayfasını çevirdiğimde bir hayal kurmuştum ve o hayal 22 Haziran Cumartesi günü gerçek oldu. Sakin sakin yazıyorum ama içimde havai fişeklerin dansı var.
Bundan önceki 2 toplantıyı takip edebildiyseniz eğer ne konuşursak konuşalım nasıl olduğunu asla ama asla anlayamadığımız bir biçimde konunun dönüp dolaşıp hoop diye Bay Darcy'ye geldiğine aşinasınızdır. Bu toplantıda tek ve en önemli konumuz, cümlelerimizin öznesi sıklıkla nesnesi hatta bazen yüklemi bile Bay Darcy idi. Bir ara romanın genel özellikleri, yazıldığı devrin tarihi ve sosyo-ekonomik yapısı, yan karakterler, kadın yazarlar, Jane Austen'de bir başkaldırı arama timi, ataerkil yapı, 19. yy.da kadının konumu gibi konulardan bahsettiğimizi de hatırlar gibiyim ama böyle buğulu.
(Heyecandan doğru düzgün fotoğraf çekmeyi unuttuğum için bu konudaki başarısızlığımı siz de iyice anlayın diye o günden çektiğim yegane ve talihsiz kareleri sizlerle paylaşmak istedim)
Ardından şiirin aşkı öldürme gücü üzerine konuştuk ve kulüp olarak şiirin daha çok ayrılığa yakıştığına kanaat getirdik.
Bay Darcy'nin Lizzy'yi at arabasına bindirdikten sonra elinin aldığı hal üzerinde durduk ve filmin sonuna doğru Lizzy'nin Bay Darcy'nin elini öptüğü yerde bu iki sahnenin uyumunun farkına vardık. Bir 10 dk kadar da Bay Darcy Lizzy'nin elini hangi eliyle tutmuştu Lizzy sağı mı solu mu öpmüştü üzerine konuştuk ama sizden yine de deli olduğumuzu düşünmeme nezaketi göstermenizi rica edeceğim. N'olur.
İlk defa bir kitapta kahverengi gözün güzellenmesi hususunu da masaya yatırmadan edemedik ve saniyenin onda biri kadar bir süre renkli gözlüleri sosyal dışlanmaya maruz bıraktık ama hemen geçti.
Bingley'nin neredeyse kişiliksiz ama tatlı kişiliğini ve Bay Darcy'nin arkadaşını dize getirecek kudrette olup kendine söz geçirememesini istihza ile karşıladık.
Mary'ye üzüldük. Charlotte karakterinin yansıttığı gerçeklikle ürktük. Lady Catherine'in kızının hastalığı üzerine kafa yorduk ve en sonunda Lady Catherine'in her şeyde en iyi olma takıntısının kızına da sirayet ettiğini, onun da döneminin en "hastası" olma amacında olduğuna karar verdik.
Bayan Bennet'dan hepimizin öğrenecek şeyleri olduğuna ve Bay Bennet'ın kızlarına davranışlarının yanlışlığında hemfikir olduk.
Tabii ki Bay Darcy'nin evlilik teklifi bölümünü yüksek sesle okuduk ve alanında uzman kişiler olarak analizini yaptık. Toplantının benim için en güzel kısmı Bay Darcy'nin evlilik teklifi bize yapılsa reddedebilir miydik sorusu üzerine konuştuğumuz zaman oldu. Biz çok tartıştık ortak bir sonuca da ulaşamadık ama toplantıya gelemeyip bu yazıyı okuyanlar siz ne düşünüyorsunuz, reddeder miydiniz?
Toplantının en kötü yanı zamanın çok hızlı geçiyor oluşuydu. Hala kafamı yastığa koyduğumda keşke şunu da konuşsaydık keşke bunu da tartışsaydık diye geçiriyorum içimden.
Toplantıda 2005 yapımı Aşk ve Gurur filmini de izleyecektik ama bazı teknik aksaklıklar (gerçi bence nazar) zuhur etti. Biz de bu krizi fırsata çevirelim dedik ve Gurur ve Önyargı part 2 yapıp sadece filmi izlemek üzere buluşmaya karar verdik. Henüz tarihi net değil ama önümüzdeki hafta olacak gibi görünüyor. Çıkınız çıkınız geliniz.
Benim anlatacaklarım nihayete erdi.
Yazıyı okuma nezaketi gösteren sizlere ve toplantıyı varlıklarıyla şereflendiren tüm kulüp üyelerine de keyifli sohbetleri, yüksek enerjileri ve değerli zamanlarını ayırdıkları için çok teşekkür ederim.
O zaman şeyapalım film gösteriminde görüşelim.
Bu arada sıradaki kitap Northanger Manastırı. Kitapları hazırlayın bir sonraki toplantıda roman okumayı küçümseyenler hakkında atıp tutacağız.
O kadar istiyorum ki bu toplantılardan birine katılmayı! Henüz üniversite hayatını yaşayan bir genç olarak öğrenecek çok şeyim var ve bu gibi ortamlarda öğrenmek çok güzel olmalı. Umarım bir gün İstanbul'a tek başına gelme cesaretini toplayıp bir gün yanınızda hayran hayran sizleri dinleyebilirim. Belki de sizler Eskişehir'e gelirsiniz :)
YanıtlaSilyaa çok teşekkürler :) umarım bir gün yollarımız kesişir
SilO kadar istiyorum ki bu toplantılardan birine katılmayı! Henüz üniversite hayatını yaşayan bir genç olarak öğrenecek çok şeyim var ve bu gibi ortamlarda öğrenmek çok güzel olmalı. Umarım bir gün İstanbul'a tek başına gelme cesaretini toplayıp bir gün yanınızda hayran hayran sizleri dinleyebilirim. Belki de sizler Eskişehir'e gelirsiniz :)
YanıtlaSilNormalde okuduğum kitapları üstünden biraz zaman geçince unuturum ama Aşk ve Gurur unutmadıklarım arasında yer aldı. Hele Darcy'nin evlenme teklifi ederken kurduğu uzun cümleyi defalarca okuduğumu hatırlıyorum. Aşk ve Gurur'u ilk okuduğun zaman unutulmuyor gerçekten :-)
YanıtlaSil200 yıllık bir büyü bu kitap gerçekten :D
Sil