9 Eylül 2019 Pazartesi

Jane Austen Kitap Kulübü #5 Northanger Manastırı

Bu yazıda sizlerle Jane Austen Kitap Kulübü'nün beşinci toplantısında Northanger Manastırı'nı nasıl enine boyuna tartıştığımızı anlatmayı ben de çok isterdim. 

Gerçekten.

Samimiyetime inanın.

Ama maalesef üzülerek (tamam çok da üzülmüyorum) bildiriyorum ki bu toplantıda da konu yine asla ama asla anlayamadığımız bir biçimde Bay Darcy'ye geldi. Ve el mahkum 2 saat süren toplantının yarım saatini (toplantı bitip üyelerin çoğu ayrıldıktan sonra kalan 5 kişiyle 2005 yapımı Aşk ve Gurur filminde Bay Darcy'nin Lizzy'yi ilk gördüğünde aslında ona 2 kere bakış attığı bilgisini öğrenip sahneyi tekrar izlediğimizi de sayarsak 1 saat ki konumuz bu değil) Bay Darcy'ye ayırmak mecburiyetinde kaldık. Safi mecburiyet...

Daha önce biri kulüpteki asli görevlerimden birinin konuyu Bay Darcy'den çekip ayın kitabı üzerinde tutmak olacağını söyleseydi inanırdım gerçi olmayacak şey değil.

 
(gelecek toplantı hazırlıkları)

Konumuza dönecek olursak,

Northanger Manastırı Jane Austen'in en popüler kitaplarından biri olmamasına rağmen roman türünün sorgulanması münasebetiyle benim alakamı çeken bir eserdir. Bundan sebep toplantıda kitabı tartışmaktan büyük keyif aldım.

Öncelikle varlıklarıyla kulübümüzü şereflendiren değerli üyelerimize teşekkür ederek katılımlarının sürekli olmasını temenni ediyor ve toplantıda konuşulan başlıklara geçiyorum. 

- Açılışı roman okumanın neden hor görüldüğüyle ilgili düşüncelerle yaptık. Ve bu eylemin hor görülüp görülmemesinin ancak okunan romanın niteliğiyle alakalı olacağına karar verdik.

- Bay Tilney'i, Catherine'i günümüz toplumsal cinsiyet kalıpları ve 19. yy sosyo-ekonomik gerçeklikleri ışığında değerlendirdik. Bu kapsamlı değerlendirme sonucunda Bay Tilney'in harika bir insan olduğu kanısına vardık. İnşallah nasıl vardınız diye sormazsınız.

- Bu sefer kulüp içerisindeki erkek üye sayısı ikiye bölünebilecek kadar çok olduğu için (bir keresinde erkek üye sayısı yalnızca kendine bölünebiliyordu ama şimdi Jane Austen Kitap Kulübü filmdeki sayıyı geçtik yeey :D) farklı cinsten Jane Austen okurlarının karakterlere yaklaşımlarını tartıştık. Erkek okurların Bay Darcy olmadıklarını anlamaları için banka hesaplarına bakmaları yeterliyken kadın okurların Elizabeth olmadıklarını anlamalarının somut bir gerekçesi olmadığının farkına varsak da çok geçmeden aslında kimsenin Lizzy'yi umursamadığı herkesin Derbyshire'ın sefil yarısının sahibinin yanına kendini yakıştırdığını anladık.

- Jane Austen'in annesiyle olan ilişkisi ve bunun eserlerine yansımaları üzerine konuştuk.

- Catherine'in karakter gelişiminde okuduğu kötü kitapların etkisinin olduğu üzerine konuşurken ergenlik döneminde okuduğumuz korkunç kitaplara bir dakikalık saygı duruşunda bulunduk.

- Jane Austen'in mizahi yönünün Northanger Manastırı romanına yansıyan taraflarını tartıştık ve Austen eğer günümüzde yaşasaydı bir Twitter fenomeni olurdu diye düşündük.

- Kitapta alaya alınan Udolf Hisarı, iki kitap arasındaki benzerlik ve farklılıklar da konuştuğumuz konular arasındaydı.


   Ve daha bir sürü şey.

    Ama bu toplantıdan sonra şunu fark ettim ki Jane Austen okumaya romantiklik haklı gerekçesiyle başlayan herkes bu yolculuğun sonunda azılı bir realist olarak hayatına devam ediyor. Jane Austen, yazdığı karakterlerin hikayelerinin başındaki romantiklikleriyle kalmalarına müsaade etmediği gibi okurlarına da bu özgürlüğü tanımamış ve biz farkında olmadan bir gerçekçi olup çıkmışız. Ve birer Austen karakteri gibi romantikliği iyi tanıyor, saygı duyuyor ama ona çok yüz vermeden realizmin güvenli kollarında kendimizi buluyoruz.

    Ve saatlerimizi ayarlayalım. Ekim ayının kitabı Lady Susan. Books are ready!

Sincerely
Austenzede

Not: Bu arada nişan kurdelesi yutmak işe yaramıyormuş kesin ve kahredici bilgidir yayalım.

Son bir not: çok heyecanlıydım sözünü kestiğim, herhangi bir sebeple kırdığım biri olduysa lütfen özürlerimi kabul etsin.

Son değilmiş: inşallah romandan bir paragrafı ezberden okuduğum sırada benden korkmamışsınızdır. Deli değilim. Gerçekten. Yani inşallah.



Sanmıyorum ama ilgilenen olursa diye ekledim. 1.50'deki bakış dostlarım.

1 Eylül 2019 Pazar

Jane Austen Kitap Kulübü 5. Toplantı Bilgileri

Merhaba!

En sonunda bu duyuruyu yapabildiğim için çok mutluyum. Jane Austen Kitap Kulübü 5. toplantısı 7 Eylül 2019 Cumartesi 19.30'da GalataPerform'da olacak.

Yeeey!!


(Gelmenizi böyle bekliyorum.)

Bu toplantıda Northanger Manastırı konuşacağız. Northanger Manastırı Jane Austen'in roman türünü enine boyuna eleştirmesi münasebetiyle önemli bir yere sahip. Roman okumak/yazmak konusunda ne düşünüyorsunuz çok merak ediyorum. Belki günümüz romanlarıyla klasikleri bile karşılaştırırız. Sonra sevdiğimiz ve sevmediğimiz roman türleri hakkında atıp tutarız kim bilir. Düşündükçe heyecanlanıyorum :D

Bu arada çok önemli bir ayrıntı değil ama şimdi öylesine birdenbire aklımdan geçiveren düşünceyi sizlerle paylaşmak istedim. Gerçi olmaz ama belki Bay Tilney'den ve roman okuyan erkek kişilerinden de bahsederiz ama belki. Söz vermeyeyim.

E hadi görüşürüz o zaman.

Sincerely
Austenzede




Soru ve önerileriniz için;

İnstagram: austenzedee
Twitter: austenzede

Jane Austen Kitap Kulübü #4 Aşk ve Gurur Film Gösterimi

Sosyal medya nasıl kullanılmaz'ın örneği niteliğindeyim!

Jane Austen Kitap Kulübü olarak hızımızı alamadık ve 6 Temmuz 2019 Cuma günü buluşup 2005 yapımı Aşk ve Gurur'u her beraber izledik. Üzerinden neredeyse 2 ay geçmiş olabilir ama (burada gözlerimi kaçırıyorum) hiç yazmamaktan iyidir bence. İyi olmasa da kötü olmamalıdır en azından.

Konumuza gelecek olursak kulübümüzün güzide üyeleriyle GalataPerform'da buluşup filmi konuşa konuşa (daha çok ben konuşmuş olabilirim gerçi ama bugünü çok bekledim affedin) seyrettik.



Çoğumuzun 284729832. izleyişi olmasına rağmen evlilik teklifi sahnesinde hep beraber nefeslerimizi tuttuk.

Mr. Collis'e hep beraber güldük.

Lady Catherine'e hep beraber sinir olduk.

Charlotte Lucas'a hep beraber hak verdik.

Caroline'lı sahnelerde hep beraber göz devirdik.

Subayların şehre gelişine hep beraber sevindik.

Lydia'lı sahnelerde hep beraber utandık.

Wickham'lı sahnelerde hep beraber ağır konuştuk.

Bay Bingley'li sahnelerde hep beraber eridik.

Ve 273827641. kez filmin bitişine hep beraber üzüldük.

Ya da bunların hepsi benim kafamda yaşandı.

Hala emin olamıyorum bu kadar güzel bir kitap kulübünün varlığına.


Teşekkür ederim kulübü varlıklarıyla onurlandıran arkadaşlarıma. Umarım birlikte daha nice Jane Austen'li günlere imza atarız. 

Ve Jane Austen seven herkesi kulübümüzü teşrifleriyle şereflendirmeye davet ediyor sözlerimi sonlandırıyorum.