Uzun zamandır Jane Austen'le ilgili bir şey okumamıştım. Bu kitabı su gibi içtim diyebilirim. Çikolata gibi yedim desem benim için daha doğru olur. Zaten su içmekten çok hoşlanmam herkes öyle diyor diye dedim ama siz bana takılmayın. Gerçi Gurur ve Önyargı gibi okudum da diyebilirdim ki hiçbir yeme eyleminde Gurur ve Önyargı'yı okurkenki kadar iştahlı olmamıştım. Böyle dersem de deyimi tümden iptal etmiş gibi olurum ama atalarıma saygısızlık da etmek istemem açıkçası. Ben iyi miyim acaba ya. Başıma bir şey gelmiş olmasın çünkü gelmiş gibi biraz.
Kitaba gelecek olursak -ki ikinci paragrafı bunun için münasip gördüm- beğenmekle beğenmemek arasında kaldım. İnce bir kitap olmakla birlikte Claire Tomalin'in biyografisini okuyanların dişinin kovuğuna yetmeyecek nitelikte olduğunu düşünüyorum. Maya Kitap'tan çıkan eserde Jane Austen'in hayatı ile ilgili genel bilgilerden sonra her roman ayrı ayrı incelenmiş. Jane Austen'in romanlarıyla ilgili unuttuğum bir ayrıntı olduğunda elimin ilk gideceği kaynak oldu kitap ama yalan yok.
Biyografi 19. yy'da tarihçi/gazeteci Goldwin Smith tarafından yazılmış. Neden Türkçeye çevrilme ihtiyacı duyuldu merak ediyorum doğrusu. Ve hazır yeri gelmişken yetkilileri göreve çağırıyor, Jane Austen'in mektuplarını bir an evvel çevirmeleri hususunda harekete geçmeleri için yalvarıyorum. Kitapla ilgili okuduğum ve her satırına hak verdiğim diğer bir inceleme yazısını da şuraya ekliyorum.
Son olarak yazarın yer yer Jane Austen'e sinirlenir gibi bir tavır takınması beni şaşırttı. Yani hobi olarak yine eleştir ama eleştirmenin daha şık yolları da var bence. Gerçi çeviri kaynaklı bir durum olabilir ben en iyisi bu sebebe tutunayım. Bu arada yazar, Edward Ferrars'a "neredeyse karakteri yok" derken içimden kahkaha attım ama bu aramızda kalsa daha iyi olur sanırım.
Şimdi, yazıyı kitaptan edindiğim bazı bilgilerle sonlandırıyor ve bir sonraki yazının kitap kulübü toplantısı olmasını temenni ediyorum. Sevgiler...
- Jane Austen duygularını gizlemede neredeyse Shakespeare kadar başarılıdır.
- Jane Austen'in edebi çevreden arkadaşları olmamıştır.
- Jane Austen, saçına şekil verme işkencesinden kurtulduğu için şapka taktığını belirtmiş.
- Jane Austen duygusallığa düşmandır.
- Jane Austen ılımlı muhafazakardır.
- Jane Austen'in romanları duygusal komedi türündedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder