"Seni daha az sevseydim sevgimden daha çok söz ederdim." George Knightley
Yazıya beni -ve öyle sanıyorum ki tüm okurları- en çok etkileyen cümleyle başlamak istedim. Ve bir sitemle sözlerime devam ediyorum Eyyy! Jane Austen ya biz sana ne yaptık?
Yazı spoiler içerir!

Evet Jane Austen'in kadın karakterleri arasında en farklı olanı Emma güzel, zeki ve zengin. Bu zenginliğinde yanında getirdiği bir kaç kötü özellik var tabii. Ama Emma'nın düşünce dünyası o kadar net anlatılmış ki gerçekten insan bir düşünceyi çok benimsediğinde nasıl düşünür ve bazı şeyleri göremez anlıyorsunuz. Tamam itiraf ediyorum Emma az biraz itici bir karakter ama onu ehlileştirebilecek bir Bay Knightley var ki dostlar başına. Yani zengin kızlarımız eğer etrafınızda bir adet Bay Knightley yoksa kendi kendinizin doktoru olun anacım! Neyse nerede kalmıştık Emma tesadüfen öngördüğü bir evlilikten sonra kendini çöpçatanlığa adar ve tamamen yanlış anlamalar ve görmezden gelmelerle çeşitli hatalar yapar. Ablasının eşinin kardeşi Bay Knightley çoğu zaman ona doğru yolu gösterse de onu dinlemez. Her şey ortaya çıktığındaysa artık çok geçtir ama işler kısa zamanda yoluna girer. Jane Austen "mutlu son"larını burada da konuşturuyor. Bu süregelen yanlış anlamalar, çöpçatanlık işleri derken Emma çok önemli bir şeyi gözden kaçırır. Bu "şey" Bay Knightley'e olan aşkında başka bir şey değildir tabii ki! Dikkat! roman boyunca Bay Knightley'e aşık olabilir, Harriet'e üzülebilir, Bay Elton'a gıcık olabilir, Bayan Elton'u bir kaşık suda boğmak isteyebilirsiniz.

Romanın filmi ve mini dizisi de var. Mini dizide bir dans sahnesi var ki kendisi beni benden alır ve "yok kız ne kıskanması onlar adına mutluyum bile" diye iç çekişmelerime sebep olur.
Ve Jane Fairfax'e değinmezsek olmaz. Hani hepimizin etrafında olur ya herkes tarafından sevilen, güzel, zeki, hiç yanlış yapmayan, kusursuz insan. İşte bu kişi Jane oluyor. Kitap boyunca ufaktan gıcık olsanız da sonunda negatif düşünceler biraz seyreliyor; tabi biraz! :D
Kitaptan bir alıntı yapmak istiyor ve Jane Austen'e teşekkürü bir borç biliyorum :D
"Erkeklerin çoğunluğu bilgili ve zeki kızların değil de güzel kızların peşinde koşmazlar mı? Karşısındakine tam anlamıyla boyun eğen, karşısındakini her zaman yüksek gören bir huy da siz erkeklerin eşlerinizde aradığınız başlıca şeylerden biri değil midir? Hem çok güzel hem çok yumuşak başlı bir kadın için koca kıtlığı diye bir şey olabilir mi? Elini sallasa ellisi!."
Bir diğer alıntı "Ömründe hiç olmazsa bir-iki hafta için bile aşık olmayan insan anormal sayılır."
Ve benim gibi ev sevici bir insana söylenebilecek en güzel söz " Evde oturmak kadar rahatlık var mıdır?" Yoktur bence de Janeciğim! :D
Yazıya son verirken şunu da belirtmeliyim ki eğer ben bu kitapta olsaydım Emma'nın Bay Knightley'le dans edeceği akşam evden çıkmadan giymek için seçmediği eldivenlerinden herhangi bir tanesi olurdum...Şimdilik hoşça kalın :)
Aslında koymayacaktım ama dayanamadım son fotoğrafta kendileri Emma'ya bakıyor. Bilin istedim! Bu sefer gerçekten hoşça kalın.