7 Aralık 2019 Cumartesi

Jane Austen Kitap Kulübü #7 Mansfield Park

   Mr Darcy konuşalım dediler, boş verin gelecek toplantı tarihini ayarlayalım dediler, vegan peynir tarifi istiyoruz dediler, Edmund kim ki ne zaman Bay Knightley konuşacağız dediler -gerçi bunu ben dedim- Fanny çok düz bir karakter konuşulacak bir şeyi yok dediler, kitabı okuyamadık dediler, 2005 yapımı Aşk ve Gurur'u mu izlesek dediler, Harry Potter'da Hufflepuff ne ise Jane Austen'de de Mansfield Park o dediler ama ben Mansfield Park'ı yedirmedim dostlarım.

   Tamam, aşırı derinlikli eleştiri yeteneğimle 6 yıl önce ilk okuyuşumda aşık olunacak bir karakter bulamadığım için kitabı diğer Jane Austen kitaplarına göre daha az sevdiğime yönelik şahane bir yorumda bulunmuş olabilirim ama yine de  Mansfield Park'ı savundum. 

    Ve dün akşam Jane Austen Kitap Kulübü'nün yedinci toplantısını gerçekleştirdik. 


  Yazıya başlamadan önce dün akşam kitap kulübüne gelip düşüncelerini paylaşan herkesten teşekkürlerimi kabul etme nezaketini göstermelerini rica edeceğim. Beni zihnimde Jane Austen kitaplarıyla yalnız bırakmadığınız için müteşekkirim. 

   Gelelim konuştuklarımıza.

  Çok fazla karakterin ve hayatın gündelik akışına dair çok uzun konuşmaların olduğu bir kitap olduğu için Mansfield Park'ın akıcılığıyla ön plana çıkan bir roman olmadığına karar verdik.

   Fanny'nin alışılagelen Jane Austen karakterlerine pek benzemediğiyle ilgili konuştuk ve uyarlama filmlerde Jane Austen'de ve Jane Austen'in Yazdığı Karakterlerde Bir Başkaldırı Arama Timi'nin Fanny'yi asi bir karakter yapma çabalarını istihzayla karşıladık.

   Filmlerdeki çok kitap okuyan, bir yerlere bir şeyler karalamadan duramayan, dümdüz söylenmiş herhangi bir cümle karşısında bile lafı gediğine oturtma ihtiyacı hisseden karakterlerden yorulduğumuza dair bir iki laf etmekten kendimizi alamadık.

   Maria ve Julia kız kardeşlerin çok umurlarında olmasa bile Henry'nin Fanny'ye ilgi göstermeye başladığı anda kıskançlık krizlerine girmelerini kadın doğası ışığında enine boyuna tartıştık. Ve kadınların eş seçiminde seçenek azlığı ve bu azlık halinin doğal olarak, yapısı itibarıyla, kendiliğinden (!) bünyede asap bozukluğuna yol açtığına yönelik yorumlarda bulunduk.

  İnsanların dışarıdan beğendikleri kişileri kendi kafalarındaki kişiye dönüştürme çabalarını karakterlerin konuşmaları üzerinden değerlendirdik. Edmund'ın Mary'nin yürüyüşünden nasıl da iyi kalpli olduğu sonucunu çıkarmasına gülerken Fanny'nin Edmund'ın isminden bir şövalyelik hikayesi yazmasına şaşırdık.

   Jane Austen döneminde evliliğin nasıl bir düzen, dolap, entrika meselesi olduğuyla ilgili yorum yapmaktan çekinmedik. Ve bunun günümüzde de değişmediğiyle ilgili. 

   Fanny'nin en amiyane tabirle silik bir karakter olmasına rağmen Henry'nin evlilik teklifi karşısındaki dirayetli duruşunu saygıyla karşıladık.

   Bir ara fırsat bulduğumuz küçük bir anda Henry Crawford'ı övmeyi de ihmal etmedik.

   Jane Austen'in öyle bir çabası olmamasına rağmen uyarlama filmlere siyaset sokmaya çalışmalarını öfkeyle karşıladık. 

   Bir ara kendimi hayal meyal Bay Darcy'nin aslında değişmediğine ve içinde zaten var olan mükemmelliği daha da ortaya çıkardığına dair bir yorum yaparken hatırlıyorum ama bunu neye karşılık söylediğimi hatırlamıyorum. Sanırım artık Bay Darcy övmek için sebep de aramıyorum bulduğum ilk boşlukta yapıştırıyorum.

   Neredeyse tüm toplantıyı özetledim. Umarım yazı katılamayanların üzerinde "keşke katılabilseydim, Allah kahretsin ya of" katılanların üzerindeyse "keşke hiç bitmeseydi rüya gibi bir akşamdı, harikaydı" etkisi yaratabilmiştir. Tüm amacım oydu.

  Ve son olarak bu toplantıya gelen ilkokul arkadaşlarıma teşekkür ederim. İlkokuldaki ben'e dair çirkin detaylar anlatabilirlerdi ama anlatmadılar.

   Bir sonraki kitabımız Emma. Ee Bay Knightley konuşmaya hazır mıyız?

   Hadi görüşürüz.

   Görüşür müyüz?

   Görüşelim.



Ayraç ve kağıttan kuşlar için Ece'ye ayrıca teşekkür ederim. 




4 yorum:

  1. Emma mi? Orada olmayi cok isterdim. Keyifli klupler size. Belki bir gun denk gelirim ben de diye bitireyim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler, bir sonraki toplantıda Emma konuşacağız bence kaçırmayın :D

      Sil
  2. Bu konuşulanları not alıyor musun yoksa toplantıdan sonra aklında kalanları mı yazıyorsun? Eğer öyleyse hafızana imrendim diyebilirim :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) not almıyorum ama blog yazısını çok geciktirmeden yazdığım için aklımda kalıyor konuşulanlar

      Sil