Bu sonu görünmeyen karantinada bir kitabı daha bitirdim demeyi ben de çok isterdim ama bir kitap daha beni bitirdi. Sanırım asanın büyücüsünü seçtiği gibi kitaplar da okuyucusunu seçiyor. Ve Middlemarch'ın benden pek de hoşlanmadığı çok açık.
İngiliz edebiyatının en önemli eserlerinden sayıldığı için Middlemarch'ı okumak istedim ama içinde bulunduğumuz pandemi nedeniyle mi yoksa ruh halim nedeniyle mi ya da bizzat kitabın kendisinden dolayı mı asla hangisi olduğuna karar veremediğim bir sebepten Middlemarch'ı okumakta çok zorlandım. Ama galiba suçu pandemiye atacağım. (iç konuşma: belki de suç çeviridedir asla ben değil ben olamam) En son Udolf Hisarı'nı okuduğumda bu kadar kötü olmuştum. Neyse canım benim için de eski günleri yad etmek gibi oldu :D
Ben kitabın birinci cildini okudum. Şimdilik ikinci cildini okumaya cesaretim yok. Aranızda kitabı okuyan var mı? Başka bir bakış açısına muhtacım şu an.
Kitap 19. yy. İngiltere'sini Middlemarch adlı kasabada yaşayan insanlar üzerinden anlatıyor. Yine isimler, unvanlar havada uçuşuyor. 600 küsürlü sayfalara geldiğimde bile "bu kimdi şimdi" derken kendimi yakaladım, üzücüydü. Yahu ben kendi akrabalarımın isimlerini bile aklımda tutamıyorum İngiliz romanları beni bi' salın rica ederim.
Kimler okumasın: Klasik kitap okuyunca içi geçenler ve asla kitabın sonunu göremeyenler, 19. yy. İngiltere'sinin toplumsal ve ekonomik yapısı umrunda olmayanlar ve ben.
Kimler okusun: Hiçbir yere varmayan uzun diyaloglar okumayı sevenler, İngiliz edebiyatı ile ciddi düşünenler.
Önceden kitap yazısı yazarken "ben bu kitapta olsaydım..." bölümü yazardım onu devam ettirmek istiyorum. Ben bu kitapta olsaydım Mrs. Casaubon'un İtalya'daki iç sıkıntısı olurdum.
Her ne kadar kitapla çok bağ kuramamış olsam da bir sürü satırın altını çizmişim. Onlardan birkaç tanesini de ekleyip yazıya son veriyorum.
- Biz ölümlüler, ister kadın olalım ister erkek, kahvaltıyla akşam yemeği arasında birçok hayal kırıklığını sindiriveririz; gözyaşlarımızı geriye itip, biraz solgun dudaklarla öylece bakar ve yöneltilen sorulara, "Ah, yok bir şey!" deriz. Gurur da bize yardım eder ki gurur da bizi karşımızdakileri incitmeye değil de acılarımızı gizlemeye yönelttiği zaman iyi bir şeydir. 108
- Bir şeylerin uygun şekilde gerçekleşmesi kişinin beklentilerine uymadıkları takdirde ne ifade eder ki? 217
- Umut güzel bir gelinlik kızdı ama fakir olduğu için, hiç evlenmeden öldü. 266
- Hepimiz dünyayı üst benliklerimizi besleyecek bir meme olarak görmemize neden olan ahlaki bir aptallıkla doğarız. 329
- Komşularımızın kaderinde hayati değişiklikler yaratan sahneler, bizim hayatımızın arka planından başka bir şey değildir. 489
- Spoiler-
Dorothea Brooke'un bilgisizliği ve itaatkar yapısı ortaya çıkınca Ladislaw ona aşık olmaya başlıyor. Bu beni kitapta en çok sinirlendiren şeydi. Ladislaw kara listeme girdin dostum!
-Spoiler-
Not: Geçenlerde ünlümsü bir instagramerdan görerek okuduğum bir kitabın yazısını paylaşırken o kişiyi de etiketlemiştim. Onu etiketledikten sonra kendisi de kitap yorumlarına kimler okusun/kimler okumasın bölümü eklemeye başladı :D Kitlelere ilham oluyorum galiba kardeşlerim ama siz yine de bunu ilk benim başlattığımı bilin istedim.
Bu kitabı duymamıştım. Şu aralar okuyabileceğimi hiç sanmıyorum. Kafam normal kitapları bile algılamakta zorlanıyor.
YanıtlaSilYazım tarzın çok hoşuma gidiyor. Becerebilsem ben de taklit edeceğim ama yapamam diye bulaşmıyorum :-)
Bu aralar herhangi bir şeye odaklanmak benim için de çok zor oluyor ama kendimi bırakmamaya çalışıyorum. Ve çok teşekkür ederim :)
Sil